6 Temmuz 2011 Çarşamba

ET PUIS...

Sanırım şu an çevremde popüler kültürün altını üstüne getirebileceğim öyle çok insan var ki; buraya dedikodu yapmak pek işime gelmiyor. Kendi hâlimde başlı başına bir Twitter gibiyim. Aklıma ne gelirse söylüyor, paylaşıyor, geribildirimleri topluyorum... filan.

Ali Taran & Ayşe Özyılmazel birlikteliği... Dostum bu dedikodu sanırım bana 1 sene filan yeter HA?! Perşembe Cuma sadece bunu konuştum. Müdürümle toplantıya gidiyorduk, iki arada bir derede iş konuşmalarını bırakıp, "Eee?! Düğün hakkında ne düşünüyosun?" diyerek kendimi mahalle teyzesine bağladım. Gerek Twitter'dan, gerek medya sitelerinden herrr ayrıntıyı takip ettim. İçeri ajanlar gönderdim.

Hafta sonu 36 saatliğine Ankara'daydım. 36 saatin ilk 4 saatini ailece, kalanını ailece fakat annemsiz geçirdik. Babam, ben, kardeşim. Annem gidince evi tuhaf bir boşluk kapladı. Ev, evlikten çıktı. Anladım ki, anneme bir şey olursa dizi biter. Ciddiyim. Bu gerçek, bu hafta sonu benim kafama düştü.

Çok güzel günler de gelecek.

Gelecek inşallah.

Hiç yorum yok: